Antalya’da ekmek yiyip de Antalya’nın fuarına sırtını dönmek ne demek?
Mehmet Talay, sen önce bunun hesabını ver. Şehirde fuar yapılırken İzmir’de boy göstermek hangi vicdana, hangi ahlaka sığar?
Antalya’daki fuara davet gelmediğini yazmışsın. Yalan. Adalya Medya’ya 17 Eylül saat 09.39’da ANFAŞ’tan fuar açılışına davet maili gelmiş. Şöyle bir baktım, senin kurumun olan Akdeniz Manşet’in ve müdürünün hem mynet, hem de gmail adreslerine de mailler atılmış.
Geçmişte ANFAŞ’a saldırı üstüne saldırı yapan sen değil miydin? Şimdi de İzmir’de çekilen bir fotoğrafla gündeme geliyorsun. Adalya Medya’da Gölge Adam bunu yazdı diye hop oturup hop kalkıyorsun. Ne oldu Talay, eleştiriye tahammülün mü yok?
Kalkmışsın köşenden cevap veriyorsun:
“Basın mensubu olarak cevap verebileceğim biri misin, ona bakacağım.”
Pardon da sen kimsin?
Gazeteci misin? Değilsin.
Cemiyet üyesi misin? Değilsin.
Ama nedense gazetecilik kürsüsünden ahkâm kesiyorsun.
Üstüne bir de tehdide kalkışıyorsun:
“Beni iyi tanıyacaksın, uğraşmanın hayra alamet olmadığını bileceksin.”
Talay, o koltuktan tehdit savurmak kolay. Ama unutma, bu şehir kimin ne yaptığını, hangi gölgelerden beslendiğini unutmaz.
Hadi gel biraz nostalji yapalım.
2 Temmuz 1993…
Kültür Müdürüydün. Hangi festivalin komite başkanıydın, hatırladın mı? Banaz Köyü, o meşhur heykel hâlâ hafızalarda. Seni o makama getiren dönemin kültür bakanına bile “istihbaratçı” yakıştırması yapacak kadar pervasızdın. İşte senin gerçek yüzün orada saklı.
Daha “Kasırga Operasyonu”nu yazmadım.
Ben seni çok önce uyardım:
“Bildiğimi yazarsam, sokağa çıkacak yüzün kalmaz” dedim. Demek ki hâlâ anlamamışsın.
Mehmet Talay!
Senin gazetecilikle, basın ahlakıyla, Antalya sevgisiyle hiçbir alakan yok.
Sen sadece kendine çalışan, günü geldiğinde taraf değiştiren, menfaatine göre saf tutan birisin.
Unutma! Antalya’nın ekmeğini yiyip İzmir’de vitrin yapanların foyası er geç ortaya çıkar. Bu şehir, senin gibi isimleri çok gördü!
Bilmem anlatabildim mi?
Yorum Yazın
Facebook Yorum