Üniversitelerde eczacılık fakültelerine yönelik kontenjanların artırılmasının ciddi sorunlara yol açtığını belirten Başkan Mustafa Çelebi, üniversite tercih döneminde bu sorunun mutlaka dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
“2025 yılı itibarıyla ülkemizde 60’tan fazla eczacılık fakültesi bulunmaktadır. Bunların birçoğu altyapıdan, akademik kadrodan ve yeterli laboratuvar olanaklarından yoksundur ve bu fakültelerden her yıl binlerce mezun verilmektedir. Bu durum, nitelikten yoksun bir nicelik artışı yaratmakta ve hem mesleğimizin itibarını hem de genç meslektaş adaylarımızın geleceğini tehdit etmektedir. Buna bağlı olarak eczacılık alanındaki işsizlik sorunu ciddi boyutlara ulaşmış, önümüzdeki beş yıl içerisinde daha da büyümesi kaçınılmaz hale gelmiştir” ifadelerini kullandı.
VAKIF ÜNİVERSİTELERİ SORUN TEŞKİL EDİYOR
“Eczacılık Fakültesi kontenjanlarının belli bir oranda düşürülmesini sağladık. Ancak ne bu düşüş yeterlidir ne de diğer taleplerimiz konusunda yetkililer tarafından bir adım atılmıştır” diyen Çelebi, “Üstelik kontenjan düşüşü, maalesef ki en çok köklü ve akademik kadrosu güçlü devlet üniversitelerine uygulanmıştır. Bunun yanında yeni vakıf üniversiteleri açılmış ve toplam kontenjan sayısı aksine artırılmıştır” diye konuştu.
‘EĞİTİM TURİZMİ’ VURGUSU
Başarı sıralamasında 99 bininci olan bir öğrencinin eczacılık fakültesine yerleştiğini hatırlatan Çelebi, bu durumun hem mesleki kaliteyi düşürdüğünü hem de işsizliği artırdığını söyledi. “Eczacılık fakültelerinden mezun olan birçok genç eczacı, niteliksiz eğitim koşulları ve işsizliğe mahkûm eden bir düzenin kurbanı olmaktadır. Ayrıca vakıf üniversiteleri, yurt içinde sınavla kabul ettiği öğrencilerin dışında neredeyse aynı sayıda yabancı öğrenci kabul etmektedir. Eğitim turizmi iştahıyla, fakülte ihtiyacı olup olmadığına bakılmadan yeni fakülteler açılmakta ve işsiz üniversiteli ordusu çığ gibi büyümektedir. Eczacılık mesleği, plansız büyüyen bir sektörün yükünü taşımaya zorlanmakta; bu da yalnızca mesleğimizi değil, halk sağlığını da olumsuz etkilemektedir. Planlı kontenjan, nitelikli eğitim, güçlü mesleki haklar ve ilaçta bağımsızlık, geleceğimizin temelini oluşturmalıdır” dedi.
"EĞİTİM TİCARİLEŞTİRİLİYOR"
Eczacılık eğitiminin kontrolsüzce ticarileştirildiğinin altını çizen Mustafa Çelebi, “Köklü ve yeterli akademisyen kadrosuna sahip devlet üniversitelerindeki kontenjanlar azaltılırken, ücretli vakıf üniversiteleri bu durumu ticari fırsata çevirmiştir. Uluslararasılaşma ve eğitim turizmi adı altında, yabancı öğrencilere ücretli eğitim vermek önceliğinde olan birçok vakıf üniversitesinde, ülkemize ve halkımıza gelecekte sağlık hizmeti sunacak TC vatandaşı meslektaş adaylarının bilimsel ve nitelikli eğitim hakkı tehlikededir” ifadelerini kullandı.
SUT DEĞİŞİKLİĞİ ELEŞTİRİSİ
Sağlık Uygulama Tebliği’nde (SUT) yapılan değişikliğin de kendileri açısından sorunlar yarattığını belirten Başkan Çelebi, “SGK tarafından yapılan SUT değişikliğiyle, bazı immünoterapi ilaçlarının yalnızca hastanelerden temin edilmesine yönelik yeni bir uygulama getirildi. Bu değişiklik, özellikle kanser hastaları başta olmak üzere birçok kronik hastalığın tedavisinde kullanılan hayati öneme sahip immünoterapi ilaçlarına erişimi ciddi şekilde kısıtlamaktadır. SGK’nın bu kararının gerekçesi ne olursa olsun, uygulamanın halk sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri göz ardı edilemez. Hastanelerin ilaçları temin etmede yaşadığı sıkıntılar, hastalar için yaşamsal riskler yaratmaktadır. Söz konusu ilaçların eczaneler aracılığıyla temini mümkünken, yalnızca hastanelerden verilmesi, hastaların tedavi süreçlerini uzatmakta ve sağlık sistemine ek bir yük oluşturmaktadır” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Yorum Yazın